GÜZEL SORGUN’UM
Yıl 1950, Şubat ayının on beşi, bir akşam üzeri Gözlerimi açınca gördüm,o mis kokulu iğdeleri Söyler anlatırlar öyle dinlerim, o neşeli günleri Ben sana hasretim,dayanamam güzel Sorgunum
Yozgat yolu mahallesinde geçti, o çocukluğum Unutmam,yeşil yurtta Agah efendide okuduğum Her gün okul çıkışı,berber yanına çırak olduğum Ben sana hasretim, dayanamam güzel Sorgunum
Çok koyun kuzu otlattım,çorakta kırgı bağlarında Nergizler papatyalar topladım ,üç tepe dağlarında Elimde kazma, bağ gözü açtım, gavur bağlarında Ben sana hasretim, dayanamam güzel Sorgunum
Çekirdekler ektim, Nacıda Ayrıklıda Göynükte Çocuktum öğrenciydim, hep çalışırdım önlükle Boşuna çalışmadım, aldım hakkımı günü birlikte Ben sana hasretim, dayanamam güzel Sorgunum
Unutamadım, kar gac Alide çiğdem söktüğümü Çilibiş in esmeden çömçe pınardan, sular içtiğimi Onca güzeller içinde, bir yedi benli kızı seçtiğimi Ben sana hasretim, dayanamam güzel Sorgunum
Batıdan doğuya akar, kıvrım kıvrım eğri özün Bulunmaz hiçbir yerde, fidan boylun ela gözlün Yiğit olur delikanlısı, yoktur hiç güzeline sözüm Ben sana hasretim, dayanamam güzel Sorgunum
Kuzeyden güneye çok deli akar, delibaş deresi Bir kükrer se, dayanmaz olsa da önünde kalesi Görünür uzaktan, merkez caminin çifte minaresi Ben sana hasretim, dayanamam güzel Sorgunum
Seninle geçti, çocukluğum gençliğim dolu dolu Dile gelse de bir söylese, bedir baba Yozgat yolu Günlerce yazsam tükenmez, yüreğim hasret dolu Ben sana hasretim, dayanamam güzel Sorgunum
17.04.2004 / Ethem KAYGISIZ
Okuma : 826
|